Türkiye, Avrupa ekonomileri için bir rol model
Dünya ekonomisi ile ilgili açıklamalar yapan TOBB BaÅŸkanı HisarcıklıoÄŸlu, “Dünya ekonomisi nereye gidiyor diye baktığımız zaman, cidden bizim yaÅŸam döngümüzün içerisinde bugüne kadar riskli olduÄŸu bir dönemi yaÅŸamadı herhalde. Bizim yaÅŸam döngümüzün içerisinde baktığımız zaman belki de dünyanın ekonomik olarak en sıkıntılı bir devresine girmiÅŸ durumdayız. Avrupa Odalar BirliÄŸi 120 milyon iÅŸletmeyi temsil ediyor. Dünya ekonomisinin yüzde 35’ini temsil ediyor. Orada BaÅŸkan Yardımcısı olarak bulunuyorum. BaÅŸkanlık Divanı’ndaki en önemli tartışma konularımızın başında küresel kriz geliyor. Çünkü bütün dünyayı ilgilendiriyor.
Burada baktığımız zaman biliyorsunuz 2008’in 2. yarısından itibaren baÅŸlayan bu global kriz, Amerika’da baÅŸlayan kriz 2009, 2010, 2011 halen devam ediyor ve biz bu iÅŸin içinde, iÅŸin acılarının farkında deÄŸiliz. Dünya krizi itibariyle baktığımız zaman özellikle 2009’da alınan tedbirlerin 2010’da ve 2011’de bu iÅŸe merhem olmadığını da gördük. Öncelikle finans kesimi kriziyle baÅŸlayan, daha sonrası kamu maliyesi krizine dönüÅŸen bu krizin aslında biz küçük versiyonunu 2001 yılında yaÅŸamıştık. Ama, bu sefer boyutu çok büyük. O zaman Türkiye kendi iç dinamikleriyle ve üreten tesisleriyle beraber bu krizden hızla çıkmasını bildi. Ama maalesef burada çok büyük sıkıntılar var” dedi.
-“Türkiye’nin itibarı çok fazla”
Dünyada ekonomik alanda Türkiye’nin itibarının çok fazla olduÄŸunu belirten HisarcıklıoÄŸlu, “Herkes biz konuÅŸurken biz ne söyleyeceÄŸiz diye bakıyorlar. Bir kere müthiÅŸ bir baÅŸarı var ÅŸu anda. Bu baÅŸarıyla beraber dünyanın birinci ilk 6 ayı itibariyle baktığımız zaman dünyada en hızlı büyüyen ülkeyiz, yüzde 10,2’yle. Bugün bizim beraber hareket etmiÅŸ olduÄŸumuz ülkelere baktığımız zaman onların yüzde 2 büyümesi, yüzde 1 büyümesi hayal. Bunlar için büyük bir rakam bu. Yüzde 2 büyüyebilmesi Avrupa’daki herhangi bir ekonominin çok olumlu olarak neticelendiriyorlar” dedi.
-“ABD ve Avrupa ekonomilerinin problemleri farklı”
Krizin finans krizi olarak baÅŸladığını vurgulayan TOBB BaÅŸkanı ÅŸöyle devam etti: “Daha sonrasında bu kamunun borçlarının, kamu bütçelerinin iyi yönetilmediÄŸinin sonucuna gelerek ÅŸu anda ülke sıkıntısı haline geldi. Ülkelerin kendi bütçelerindeki sıkıntı haline dönüÅŸtü. Bugün özellikle Amerika BirleÅŸik Devletleri’nde hala büyüme problemi, istihdam problemi birbirine baÄŸlı olarak devam ediyor. Amerika BirleÅŸik Devletleri’nin problemi farklı, Avrupa ekonomilerinin problemi farklı. Amerika ekonomisine baktığımız zaman, Amerika toparlanma umudunu baÅŸka bir bahara bıraktı. Yani bir türlü Amerikan ekonomisi toparlanamıyor. Ä°stihdamı artıramıyor. Ä°ÅŸsizlik rakamları çok yüksek. Ve son 1 ayda yaklaşık Amerika BirleÅŸik Devletleri’nde iÅŸini kaybedenlerin sayısı 200 bin kiÅŸi. 200 bin kiÅŸi daha umutsuzlara katıldı. Tabi bu rakamlar aslında çok büyük.
-“Avrupa’nın lideri yok”
Avrupa ve ABD ekonomisinin birbirine çok baÄŸlı olduÄŸunu söyleyen HisarcıklıoÄŸlu, “Ä°kisi birbirine baÄŸlı olunca bu sefer borç limitlerinin yukarıya doÄŸru tırmandığını ve bunlar için kongrelerde siyasi kavgaların, Türkiye’de zaman içerisinde gördüÄŸümüz, kavgaların yaÅŸandığı ve ne yapacağını bilmez bir ekonomi. Avrupa’daki en önemli sorun; Avrupa’da liderlik krizi var, birinci sorun o. Avrupa’nın lideri yok. Liderlik yapabilen bir lider yok. Avrupa’daki 27 ülke içinde baktığımız zaman Avrupa’daki ülkelere liderlik yapabilecek bir lider çıkamadı. Bundan dolayı da maalesef alınan kararlar geç alınıyor. Çünkü bir yangın var, yangını ne yapmanız lazım? Anında itfaiyenin gelip müdahale etmesi lazım. Åžimdi 27 ülke içerisinde böyle bir lider olmayınca itfaiyeye kimse haber göndermiyor ki git ÅŸurada yangın var, söndür diye. Ä°ÅŸte bunu biz bir araya gelelim, istiÅŸare edelim diyene kadar yangın giderek büyüyor. Burada baktığımız zaman en büyük sorun ÅŸu: Yunanistan.
Åžimdi Yunanistan’daki kriz maalesef üretim noktasını kaybetmiÅŸ durumda. GeçmiÅŸte almış olduÄŸu desteklerle bugün kamunun bütçesini yönetemez durumda. Çünkü borçları kendi gayri safi milli hasılanın yüzde 140 üzerinde. Yüzde 140 olunca, maalesef üretim de olmayınca açılacağı hiçbir yer yok. Yunan ekonomisinin kurtulabilmesi için tedbirlerden bir tanesi 200 bin kamu çalışanını dışarıya atmak. Bu da tabi sosyal bir mesele olarak ortaya çıkıyor.
Yunanistan BaÅŸbakanı, Avrupa’daki ülkelerin ve IMF’nin vermiÅŸ olduÄŸu tavsiyelere uyar ise o zaman Yunanistan ekonomisinin kurtulması için bir umut çıkacak ortaya. Fakat siyaseten bu da intihar olacak.
Åžimdi zor bir karar; Yunanistan’ın kurtuluÅŸu mu, siyaseten kendi kurtuluÅŸunuz mu? Ä°ÅŸte bu kararı iyi vermesi lazım, Yunanistan Hükümetinin. Çünkü onlar da kucaklarında buldular ve yapacakları bir ÅŸey yok. Daha önceden gelen kartopu büyüye büyüye büyüye bu hale geldi. Artık çevrilemez hale geldi.
Tabi Yunanistan’ın eÄŸer ekonomisinin batışına ve iflasına kontrollü olarak da müsaade ederlerse hemen arkasından Portekiz ve Ä°rlanda, ondan sonrasında Ä°talya, Ä°talya’dan sonra Ä°spanya’nın da beraberinde bir sıkıntı var. Bu 5 ülkenin de aslında sıkıntısı toplam 2 trilyon dolar. Bunlar kime borçlanıyor bu 2 trilyon doları? Baktığımız zaman Fransa 911 milyar dolar alacaklı bu 5 ülkeden, Almanya 704 milyar dolar, Ä°ngiltere 418 milyar dolar. O zaman bunların bu yükü taşıyabilmesi mümkün deÄŸil. Avrupa ekonomisinin tamamıyla iflası söz konusu olabilir. O zaman da bu dünyada çok büyük bir derin dalga yaratır” dedi.
-“Avrupa bizim pazarımız”
“Bizim açımızdan baktığımız zaman Avrupa bizim dış ticaretimizin neredeyse yüzde 57’lerini, 58’lerini yapıyoruz, bizim pazarımız aslında” diyen TOBB BaÅŸkanı ÅŸunları söyledi: “Bu pazar son 1 yılda 700 milyar dolar daraldı. Yani Avrupa ekonomisi bir Türkiye ekonomisi kadar kaybetti.
Bizim için çok büyük rakam, çünkü bizim pazarımız orası. Biz o pazara mal satıyoruz, o pazar daralıp fakirleÅŸtiÄŸi sürece burada bizim o pazara mal satma ÅŸansımız azalacak. O zaman bizim ihracata dayalı olarak çalışan sektörlerimizde bir problem yaÅŸamamız söz konusu olabilir. Onun için Avrupa ekonomisini yakından takip etmek durumundayız.
Ä°nÅŸallah önümüzdeki dönemde Avrupa ekonomisinin bu ÅŸekilde bir krize girmemesi için aklıselimle hareket edip, bir an önce tedbirlerini alıp, uygulamaya koyup, Avrupa ekonomisini yüzebilir hale getirilmesi lazım.
Öyle birbirimize bağımlı hale geldik ki, bize bir sürü eziyetleri var, sıkıntıları var. ‘Oh olsun, bak zamanında bize bu aklı verenler nerede ÅŸimdi, bunların da başına geldi, iÅŸte bize vize vermiyorlar, bizim mal çıkışımıza engel oluyorlar, hakkımız olan ÅŸeylerde bile engel çıkartıyorlar oh olsun’ deme ÅŸansımız yok. Biz diyoruz ki, aman ekonominizi düzeltin. Hatta Sayın Babacan, Yunanistan krizinin ilk baÅŸladığı noktalarda tecrübemizi aktarabiliriz diye Yunanistan’ı ziyaret etti. Bizim tecrübelerimizden istifade edin dedi”.
-“Türkiye, Avrupa ekonomileri için bir rol model”
Türkiye’nin bugün sadece Ä°slam ülkelerinde deÄŸil, Avrupa ekonomileri içinde bir rol model haline geldiÄŸini belirten HisarcıklıoÄŸlu, “Türkiye’nin ekonomik olarak genel yapısında omurgamız güçlü, bankacılık sistemimiz güçlü, kamu maliyesi güçlü. Bu açılardan baktığımız zaman bir tarafımızda batımızda ekonomik kriz almış başını gidiyor, nereye gideceÄŸi belli olmayan müthiÅŸ bir belirsizlik. Güneyimize, doÄŸumuza bakıyoruz, orada da hakeza bu sefer ekonominin dışında politik risklerin en yüksek olduÄŸu yerler. Bunun içerisinde ÅŸu anda Türkiye bir istikrar adası gibi gözüküyor. Bu çerçeve bize müthiÅŸ bir fırsatı beraberinde getirdi.
Bizim 2023 vizyonumuz var; 2023’te dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasında olmak. EÄŸer bu fırsatı iyi deÄŸerlendirebilirsek, 2023’e bile kalmadan bizim o hedefe ulaÅŸabilmek için bir fırsatımız var. Ama nedir?
Önce içeride birlik ve beraberliÄŸimizi saÄŸlam tutmamız lazım. Maalesef ne zaman Türkiye’nin uçağı burnunu havaya kaldırsa, içeride kendi kardeÅŸ kavgalarıyla, kardeÅŸlerin birbiriyle problemleri gündeme getirilerek Türkiye’nin uçağının hep burnu aÅŸağıya baktırılmıştır.
Biz buna fırsat vermeyeceÄŸiz. Özellikle ben TOBB BaÅŸkanı olarak, 365 oda ve borsam var, 81 il, 160 ilçedeyim. GüneydoÄŸuda, doÄŸuda, kuzeyde, güneyde her tarafta biz örgütlüyüz. Ben bütün oda ve borsa baÅŸkanlarımla son 1 aya kadar çeÅŸitli defalarca bir araya geldik. Biz kesinlikle buna fırsat vermeyeceÄŸiz. KardeÅŸ kavgasına, kardeÅŸlerin birbiriyle kavga etmesine, kardeÅŸlerin birbirine zarar vermesine fırsat vermeyeceÄŸiz. Buna konuda kararlıyız." dedi.
TOBB BaÅŸkanı HisarcıklıoÄŸlu, özellikle önümüzdeki dönemde bir ÅŸeye dikkat etmemiz gerektiÄŸini vurgulayarak ÅŸunları kaydetti: “Ekonomimiz ÅŸu anda dünyanın en büyük 17. ekonomisi ve bu yılın ilk 6 ayı itibariyle baktığımız zaman yüzde 10,2’lik büyümeyle dünya ÅŸampiyonuyuz. Bu müthiÅŸ bir baÅŸarı. Yani bugüne kadar Türkiye’nin görmediÄŸi büyük baÅŸarılar elde ediyoruz. Burada da Türk özel sektörü müthiÅŸ bir baÅŸarı hikayesi yazıyor. Bu 10,2’lik büyümenin içerisinde özel sektörün katkısı yüzde 90’dan daha fazla.
Geçen ilk 6 ay itibariyle baktığımız zaman, Türk özel sektörünün ilk 6 aydaki yatırımları 50 milyar dolar. Her bir dolar, Türkiye’de iÅŸsizliÄŸin azalması demektir. Türkiye her yıl 700 bin gencine iÅŸ bulmak durumunda. Türk özel sektörü sırf yüzde 10,2’lik büyümeyi elde ederken 50 milyar dolar yatırım yapmış. Bütün dünyada iÅŸsizlik rakamları yukarı çıkarken, Türkiye’de iÅŸsizlik aÅŸağı doÄŸru gidiyor. Niye? Ekonomi büyüdüÄŸü için aÅŸağı doÄŸru gidiyor. 700 bin kiÅŸiye iÅŸ bulmak için ne yapmamız lazım? Ä°ÅŸlem basit. Bugün dünyada iÅŸ yapma kolaylığı endeksinde dünya ülkeleri içerisinde baktığımız zaman doÄŸrudur yanlıştır, ama Dünya Bankasının yapmış olduÄŸu çalışmada biz 65. sıradayız. Burada bir gariplik var. Ekonomi olarak 17. büyük ekonomi olacaksın, 2011’deki büyüme rakamın ile ilk 6 ayda dünya ÅŸampiyonu olacaksın, ama iÅŸ yapma kolaylığı endeksinde 65. olacaksın. Bizim giriÅŸimcilerimiz, bizim özel sektörümüz tam ÅŸapkadan tavÅŸan çıkartıyor aslında”.
-“Türkiye’deki sistem iÅŸ yapmanın önündeki en büyük engel”
Türkiye’de sistemde hata olduÄŸunu söyleyen HisarcıklıoÄŸlu, “insanlarda hata yok. Bakın, eÄŸer bir yerde problem varsa, eÄŸer insanda ararsanız çok kısa düÅŸünüyorsunuz demektir. Esas sistemin iÅŸleyiÅŸinde hata var mı? Önce sisteme bakacaksınız. Bir yerde aksaklık varsa sistem çalışıyor mu çalışmıyor mu ona bakacaksınız. Türkiye’deki sistem maalesef ÅŸu anda iÅŸ yapmanın önündeki en büyük engel. Onun için sistemi yeniden yapılandırmamız lazım diyoruz.
Bir vatandaşımızı fare ısırıyor. Fare ısırdığı zaman her 72 milyon vatandaşımızdan herhangi birisi ne yapar? Gider doÄŸru hastaneye. Hastaneye kuduz aşısı olmak üzere gidiyor. Kuduz aşısı olmaya gittiÄŸi zaman hemen aşıyı yapıyorlar ve vatandaşımızı taburcu ediyorlar. Ama hastanemizin baÅŸhekimliÄŸinin bir icraat yapması lazım. O da Tarım MüdürlüÄŸüne bir yazı yazması lazım. Nedir? Diyor ki Tarım MüdürlüÄŸüne, hastanemize fare ısırması ÅŸikayetiyle gelen ÅŸu isimli ÅŸahsa aşı uygulaması baÅŸlatılmıştır. Sizden talebimiz, ÅŸahsı ısıran farenin müÅŸahede altına alınarak akıbetleri hakkında bize bilgi verin.
Fıkra gibi gerçek bir ÅŸey. DüÅŸünebiliyor musunuz, siz herhangi il veya ilçede tarım müdürüsünüz. Bir hastane baÅŸhekiminden fareyi bul, müÅŸahede altına al, bana gönder. Kuduz mu deÄŸil mi tespit edeceÄŸim diyor. Ama ÅŸimdi baÅŸhekim de bu yazıyı yazmazsa hakkında soruÅŸturma açılır. Sistem ona diyor ki, yazıyı yaz. Tarım MüdürlüÄŸü ne yapsın? Bu yazıya cevap vermek durumunda, cevap vermezse o da suç iÅŸlemiÅŸ olacak. O da yazı yazıyor. Diyor ki; siz bize bu yazıyı yazdınız fakat bize yazdığınız yazıda farenin küpe numarası ve eÅŸkalini belirtmediÄŸiniz için müÅŸahede altına alamıyoruz.
Yani fıkra gibi gerçek. Åžimdi kaynaklarımızı nereye israf ettiÄŸimizin en somut göstergesi. Bu iÅŸte yakında 6. ayda başımıza gelen bir hadise. Bunun gibi binlercesi bana geliyor. Ben ÅŸimdi bunları anlatıyorum. Peki ne yapmak lazım? Åžimdi tarihi bir fırsat var önümüzde.
Bizim ÅŸu devrede sistemi yeniden yapılandırmamız lazım. Sistemin artık diÅŸi çıktı. Orasını düzelteyim, burasını düzelteyim derken sistem birbirini kilitler hale geldi. Fakat bu sisteme raÄŸmen özel sektörümüz baÅŸarı hikayesi yazıyor. Peki ne yapılması lazım? Yapılması gereken ÅŸu: Åžu anda büyük bir memnuniyetimiz var, Türk iÅŸ dünyası adına söylüyorum bunu. Ben 1 ay önce oda ve borsa baÅŸkanlarımla bir toplantı yaptım. Sordum, yeni bir anayasa yapılmasını destekliyor musunuz? Yüzde 92 evet diyor, müthiÅŸ bir oran. Sistemi yeniden dizayn edebilmek için önce binayı temelden inÅŸa etmeniz lazım. Temel olmadan bina olmaz. Temel de Türkiye’nin inÅŸası yeni bir anayasa” dedi.
Yeni anayasayı, toplumsal mutabakatı saÄŸlayarak yapmamız gerektiÄŸini vurgulayan TOBB BaÅŸkanı ÅŸöyle devam etti: “Siyasi partilerimizle, sivil toplum kuruluÅŸlarımızla, meslek kuruluÅŸlarımızla Türkiye’de herkes bugün yeni bir anayasa istiyor. Bugün Meclisteki siyasi partilerimize bakın, seçim meydanlarında hepsi bu vaadi verdiler. Topluma bakıyoruz, toplum da bu beklenti içinde. Bu toplumun 72 milyonun mutabakat sözleÅŸmesi olacak. Onun için bu anayasada herkesin söyleyeceÄŸi söz var. O söyleyeceÄŸi sözü dikkate almak durumundayız. Dikkate alıp genel çoÄŸunluÄŸun prensiplerinde uzlaşıyor olmamız lazım. Bu da kesinlikle benim siyasi argümanım ÅŸu falan demeden Türkiye’nin geleceÄŸini iyi tasarlamamız lazım. EÄŸer iyi tasarlayabilirsek Türkiye’nin önü açık.
Bugün kimse Türkiye’yi tutamaz. Bakın 30 sene önce rahmetli Özal’a bu hayal derken, benim düÅŸündüklerimi siz hayal bile edemezsiniz demiÅŸti. Onun hayal ettiÄŸi, söylediÄŸi, icraata koyduklarının hepsini geçtik biz. MüthiÅŸ bir baÅŸarı var burada. Yani o gün 300 bin turist gelirken 10 milyon turist gelecek dendiÄŸi zaman herhalde bu adam hayal görüyor dendi. Bugün 30 milyon turist geliyor Türkiye’ye. Potansiyel var mı? Var. MuÄŸla ilinin 1141 kilometre kıyı ÅŸeridi var. Ä°spanya’nın ne kadar biliyor musunuz? 840 kilometre. Yani MuÄŸla ili 1,5 Ä°spanya eder aslında.
Daha fazlasını alabilirsin. Ve bugün kalitemiz de, standartlarımız da, hizmet standartlarımız, otellerimizin kalitesi de müthiÅŸ, herkesten de üstteyiz.”
-“Demokrasimizin kalitesini artırıyor olmamız lazım”
Binaya temelden baÅŸlamamız lazım diyen HisarcıklıoÄŸlu, “Yeni bir anayasa noktasında Türkiye uzlaÅŸmış durumda. Önümüzdeki dönemde Parlamentomuzdan beklentimiz; bu yapısal reformun, binanın temelini düzgün olarak kurgulamaları ve bunun inÅŸallah önümüzdeki dönemde hayata geçmesi. Tabi buna baÄŸlı olarak siyasi partiler ve seçim kanunlarında muhakkak halkıyla vekilin arasındaki irtibatı güçlendirecek bir sistem de kuruyor olmamız lazım. Çünkü demokrasinin kalitesi güçlü ekonomiyle baÄŸlantılı. Güçlü ekonomi olmak istiyorsanız demokrasinin kalitesi çok önemli. Halkınızın refah düzeyi çok önemli. Onun için de demokrasimizin kalitesini artırıyor olmamız lazım.
Buna baÄŸlı olarak muhakkak önümüzdeki dönemde kayıt dışı ekonomiyle mücadele çerçevesinde özellikle vergi reformu, istihdam piyasası reformu ve mevzuat reformu buna baÄŸlıdır, bunları yapıyor olmamız lazım. Bir önemli reformumuz, özellikle yargı sisteminin iÅŸleyiÅŸi çok önemli. Yargı sisteminin hızlı ve adil ÅŸekilde çalışması çok önemli. Bugün yargı sistemimize baktığım zaman özellikle ticaret hayatında söylüyorum, karşılıksız çeklerin ancak yüzde 5’i civarındaki bir rakamı yargıya müracaat ediyoruz, tahsis etmiyoruz da, yüzde 95’ini yargıya müracaat etmiyoruz. Çünkü yargıya müracaat ettiÄŸiniz zaman, minimum neticelenmesi 2 sene sonra. Siz bugün alacaklısınız, 2 sene sonra nihayetlenecek. Nasıl nihayet olacağını da bilmiyorsunuz. O zaman buradaki yargı sistemimizin de hızlı ve adil biçimde çalışıyor olması lazım” dedi.
- “Risk almadan büyüme ve geliÅŸme olamaz”
Bir önemli konunun kamunun iÅŸletim sistemi olduÄŸunu ifade eden HisarcıklıoÄŸlu, kamuoyu yönetim reformunun çok önemli olduÄŸunu söyledi. “Kamu idarecilerinin risk alabilir sistemi ve mevzuatı getiriyor olmamız lazım. Bugün kamu idarecisine risk almamayı öneren bir sistem var. Risk almamayı önerdiÄŸi için de bütün aslında meselelerimizin çözüm yeri de kamuda. Problemlerle karşılaÅŸtığımız zaman nerede çözeceÄŸiz? Kamuda çözeceÄŸiz. Kamunun iÅŸletim sisteminde de kamunun başındakilere diyor ki, risk alma. Kim risk alacak? Risk almadan büyüme ve geliÅŸme olamaz” diyen TOBB BaÅŸkanı ÅŸöyle devam etti: “Bugün ticarette, ekonomide baÅŸarılı olmak istiyorsanız risk almanız lazım. Bu çerçevede kamunun iÅŸletim sistemi çok önemli. Tabi bizim için çok önemli olan bugün nüfusumuzun yüzde 50’si 28 yaÅŸ altında. Muhakkak ve muhakkak eÄŸitim reformunu yaparak önümüzdeki dönemdeki gençleri gerçek dünyayı kavrar noktaya getirmemiz lazım. Herkese eÅŸit ve adil yaklaÅŸması lazım. Kaliteyi ve standardı yukarıya, yığınlara deÄŸil, tam tersi o yığınların kalitesini, standardını yukarı doÄŸru çıkartmamız lazım. Yıllardır biz Ä°ngilizce öÄŸretiriz okullarımızda. Ama bakın bakalım bu kadar Ä°ngilizce öÄŸretilmesine raÄŸmen hangi liseden mezun olmuÅŸ çocuk Ä°ngilizce konuÅŸabiliyor? KonuÅŸamıyorlar. O zaman demek ki vermiÅŸ olduÄŸumuz eÄŸitim sisteminde bir yanlışlık var.
Öteki taraftan da bir önemli nokta; Türkiye’nin özellikle atlama tahtası yapabilmesi için, mesleki eÄŸitim reformunu yapıyor olması lazım. Mesleki eÄŸitim, iÅŸin ana baÅŸlangıçlarından bir tanesi. Çünkü bugün geliÅŸmiÅŸ ülkelere baktığımız zaman, mesleki eÄŸitimdeki oran yüzde 70’ler civarında.
ÖrneÄŸin Almanya. Bizde yüzde 35’ler civarında. Tam yüzde 50 gerisindeyiz, yüzde 100 gerisindeyiz neredeyse”.